Gördüğümüz rüyalar uyuduğumuz sırada bizi en çok etkileyen durumlar olabilmektedir. Bilim adamları 19. Yüzyılın sonlarına doğru rüyaların önemine potansiyel açıdan vurgu yaparak önemli bir farkındalık oluşturmuştur . O gün bu gündür rüyaların anlaşılabilmesi için sinir bilimsel ve psikoloji bilim dallarında önemli araştırmalar yürütülmektedir.
Bunca bilimsel araştırmalara ve ilerlemeye rağmen uyku hakkında hala açıklığa kavuşamamış olan birçok konu bulunmaktadır. Rüya Görmenin sebepleri hakkında bazı düşünceler öne sürülse de tam olarak açıklığa kavuşturulabilmiş değildir.
Her insan uyuduğunda rüya görebilir ancak bu rüyaların uyku kalitesi üzerine etkileri kişiden kişiye değişiklik gösterir. Rüyaların gayesi ve manasına bütünüyle açıklık getirilemese de, gördüğümüz rüyaların temel özelliklerini, kabusların gösterebileceği etkileri ve daha kaliteli bir uyku için neler yapılabileceğimizi anlamak sağlığımız açısından oldukça faydalıdır.
Gördüğümüz düşler, derin uyku esnasında ortaya çıkan şekiller ya da objeler, fikirler veya hislerdir. Görsel obje ağırlıklı görülen rüyalar en yaygın olanıdır, fakat gördüğümüz bu rüyalar tüm duyuları da bünyesinde barındırabilmektedir. Bazı kişiler doğal yaşamdaki gibi renkli rüya görürken diğer insanlar ise siyah beyazbir şekilde rüya görürler. Ayrıca görme engelli insanlar gördükleri rüyalarda ses, tat ve koku ile ilgili bir çok etken görme istidadındadırlar.
Yapılan bilimsel araştırmalar farklı türlerde rüyaların olabileceğini belirtmektedir. Rüyaların belirgin bazı özellikleri şu şekildedir:
Saydığımız bu maddeler tüm dünya genelindeki insanlar için geçerlidir fakat. Normal olan rüyaların çoğunda bir yere kadar bulunabilmektedir.
İnsanların çoğu uyudukları zaman uykuda iki saat rüya görmektedirler. Gördüğümüz bu düşler uykunun herhangi bir basamağında gerçekleşebilir, fakat rüyaların en üretken ve yoğun olduğu zaman İngilizcede Rapid Eye Movement denilen hızlı göz hareketlerinin olduğu aşamadır.
Uyku esnasında REM aşamasına gelindiği zaman beyin aktivitesi diğer evrelere göre daha üst seviyeye çıkar ve bu farklı rüya türlerinin açıklanmasında bize yardımcı olur.
REM evresine geçtiğimiz esnada gördüğümüz rüyalar, normal yaşamdaki imgelere benzer yapıda olabilse de belirgin bir şekilde normalden daha canlı ve ilginçtir. Bunun yanı sıra, REM evresinde görülmeyen rüyalar tipik olarak yaşadığımız olaylara bağlı anıları içeren ve birbiri ile örtüşebilen içeriğe sahip olma eğilimindedirler.
REM uykusu dinlendiğimiz süreç içerisinde eşit bir şekilde dağılmaz. REM uykusunun büyük bir kısmı uyuduğumuz zaman sürecinin ikinci aşamasında gerçekleşir, bu da rüya görmenin uyanmadan önceki saatlerde daha yoğun olduğu anlamına gelmektedir.
İslam dinine göre , iki cihan sultanı Efendimiz Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) e Kurân-ı Kerim 23 yılda vahiy yoluyla indirilmiştir ve bu vahiylerin bir kısmının rüyalar sırasında geldiği bildirilmektedir. Ayrıca peygamber efendimizden aktarılan bazı hadislerde rüyaların ilahi bir mana taşıyabileceği ifade edilmektedir. Bu Hadîs i şerîflerden ikisi aşağıdaki gibidir:
"Müminin rüyası, Allah ile uyku durumunda konuşmanın bir türüdür."
"Rahmani rüyalar peygamberliğin 46 kısmından biridir."
Bu hadisi şeriflerde belirtilen rüyaların rahmani rüyalar sınıfında olduğu unutulmamalıdır. Rüyalar içeriklerine göre şu üç madde ile açıklanabilir.